Ruhsal sorunlarda İlaç tedavisi mi terapi mi ?

Herkese merhaba;

Bu yazıda çok merak edilen ya da tam anlamıyla bilinmeyen bilindiği kadarıyla da yanlış bilinen bir konudan bahsedeceğim.

Ruhsal sorunlarda İlaç tedavisi mi terapi mi ?

Bu aslında çok sorulan ve merak edilen bir konu

Öncelikle psikiyatr veya psikolog danışanlar tarafından sıkça karıştırılan iki yapı halindedir. Psikiyatrlar genellikle biyolojik bozuklukların olduğu ağır vakalarla daha çok ilgilenirler. Nedir mesela bu vakalar şizofreni, psikoz, bipolar bozukluk ya da majör depresyon gibi ağır tablolarda devreye girerler.

Peki neden ağır tablolarda devreye girerler?

Bu sorunun cevabı biraz önce de söylediğim gibi beyindeki kimyasal yapıda normale nazaran değişiklikler oluyor ve bu durum da saymış olduğum ağır sorunları yaşamamıza sebep oluyor. BU duruma biyolojik bozukluk dememizin sebebi de bu aslında. Bu tarz biyolojik bozuklukların yaşandığı durumlarda sadece terapi biraz etkisiz kalıyor. Çünkü düşünce sistemlerimiz aslında beyin tarafından yönetilen bir sistemdir ve bu sistemin yapısı biraz olsun sekteye uğradığı zaman bireylerin düşünme muhakeme ya da uygulama anlamında somut adımlar atması olanaksız hale geliyor. Tam da bu durumda yapılması gereken öncelikle psikiyatrik muayene ile yaşanan biyolojik bozukluğa dair ilaç tedavisinin başlanması ve bu süreçte psikoterapinin bir psikolog tarafından yürütülmesi şeklinde sürecin planlanması danışanın fayda görmesi açısından oldukça önemlidir. Sadece terapi yapılarak hallolmayacağı gibi sadece ilaç tedavisi ile de var olan sorun kesinlikle ortadan kalkmayacaktır. Çünkü bu sorunu yaşamanıza etki eden düşünce hataları veya işlevsiz düşüncelerdir. bunlar düzeltilmedikten sonra kullanılan ilaçlar kısa süreli bir rahatlama sağlayacak uzun vadeli bireye hiçbir faydası olmayacaktır.

Gelelim diğer seçenek olan biyolojik bozukluk içermeyen ruhsal sorunlara bunlara birkaç örnek vermek gerekirse depresyon, kaygı bozukluğu, panik bozukluk fobik bozukluklar gibi ağır olmayan tablolarda genellikle terapilerle etkili ve olumlu sonuçlar almaktayız.

Peki Gelen danışanlarımın başvurduğu soruna ilişkin İlacın gerekip gerekmediğine nasıl karar veriyoruz?

Bu da aslında oldukça önemli bir nokta. Buna karar verirken danışana çeşitli testler uygulanıyor ve çıkan rapor doğrultusunda eğer patoloji skalamız aşırı yüksekse ya da ikili üçlü semptomal bir yükselme saptanırsa direk psikiyatrik muayene öneriyorum.

Böylece ilaç tedavisi bir yandan başlarken bir yandan da danışan psikoterapilerine devam ediyor. Çünkü yalnızca ilaç tedavisi yeterli olmayacağı gibi bazı durumlarda yalnızca terapi de etkili olamaya biliyor.